“Defne Samyeli neden ‘Türkiyeli değilim, Türk’üm’ dedi?”
Defne Samyeli’nin katıldığı bir televizyon programında “Beyaz Türk müsünüz?” sorusuna verdiği, “Beyazını bilmem de ben Türk’üm. Türkiyeli falan değilim, Türk’üm” yanıtı, kamuoyunda derin bir kimlik tartışmasının kapısını araladı.
Samyeli’nin açıklaması kısa sürede sosyal medyada gündem oldu. Bazıları bu sözleri milliyetçi bir çıkış olarak yorumlarken, bazıları ise “bölücülüğe karşı duruş” olarak değerlendirdi. Ancak tartışmayı alevlendiren asıl unsur, Rasim Ozan Kütahyalı’nın köken iddialarıyla devreye girmesi oldu.
“Rasim Ozan Kütahyalı neden Malatyalı Alevi vurgusu yaptı?”
Kütahyalı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Defne Samyeli’nin ailesinin Malatyalı Alevi kökenli olduğunu iddia ederek, “Seneler sonra Malatyalı Alevi olduğunu inkâr etti” dedi. Ayrıca, “Osmanlı mirasına küfrediyorsunuz hem de ‘İstanbulluyum’ diye övünüyorsunuz. Bunlar hep patolojik ve travmatik şeylerdir” gibi ifadelerle tartışmayı farklı bir boyuta taşıdı.
Bu açıklamalar, sosyal medya kullanıcıları arasında da kutuplaşmaya neden oldu. Kimileri Kütahyalı’yı “kişisel saldırıyla ötekileştirmekle” suçlarken, kimileri “gerçekleri ortaya koyuyor” yorumunu yaptı.
“Defne Samyeli’nin tepkisi ne oldu?”
Samyeli, iddialara sosyal medya platformu X üzerinden oldukça sert bir yanıt verdi. “Seni gidi yalancı” diyerek başladığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Bu zat benim ‘Türkiyeli değil, Türk’üm’ sözlerimden kendine vazife çıkarmış. Sanki beni, babamı, atalarımı kendisi doğurmuş gibi Malatyalı ve Alevi olduğumu öyle kendinden emin çığırıyor ki…”
Samyeli ayrıca, “Malatyalı da olabilirdim, Alevi de. Bu Türk olduğum gerçeğini değiştirmezdi” diyerek, kimlik üzerinden yapılan eleştirileri geri püskürttü. Bununla da kalmadı, daha önce hakkında ortaya atılan “Sabetayist” iddialarına da değinerek, “Sabetayist de değilim. İstanbul doğumluyum” dedi.
“Bu tartışma neden bu kadar büyüdü?”
Görünen o ki, mesele yalnızca iki ünlü isim arasındaki polemik değil. Toplumun hâlâ çözümleyemediği kimlik kavramı, aidiyet meselesi ve köken üzerinden yapılan kategorilendirmeler, bu tartışmayı büyüten ana unsurlar arasında.
Bir yandan bireysel kimliğe saygı duyulması gerektiği savunulurken, diğer yandan “geçmişi inkâr etmek” ya da “farklı kökenleri ötekileştirmek” gibi kavramlar sosyal medyada öne çıkıyor. Özellikle sanatçılar ve ekran yüzlerinin böyle çıkışları, toplumdaki kimlik hassasiyetini daha görünür kılıyor.
“Toplumsal tepki ne yönde?”
X (eski adıyla Twitter), Instagram ve YouTube gibi platformlarda konuyla ilgili yüzlerce yorum paylaşıldı. Bazı kullanıcılar Samyeli’ni savunarak “Kökenini açıklamak zorunda değil, bireysel kimliğine saygı duyulmalı” derken, bazıları ise “Ünlü olmak toplumsal sorumluluk gerektirir, köken konusundaki netlik önemlidir” yorumunu yaptı.
Bu tartışma, kimlik üzerinden yapılan tanımlamaların ne kadar derin etkiler yaratabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
