Hande Erçel ve Barış Arduç, 2025’e damga mı vuracak?
Türk televizyonunun iki parlayan yıldızı Hande Erçel ve Barış Arduç, üçüncü kez aynı projede buluşuyor. Netflix’te “Rüzgâra Bırak” ile dijitalde rüzgâr estiren, Disney Plus’ta “Aşkı Hatırla” ile kalplere dokunan ikili, şimdi çok daha büyük bir hedef için ATV ekranlarına geliyor. Yeni dizileri “Aşk ve Gözyaşı”, Güney Kore’nin dünya çapında ses getiren fenomen dizisi Queen of Tears’ın yerli uyarlaması olacak.
Aşk ve Gözyaşı dizisinin hikâyesi ne?
Dizinin orijinal adı “Gözyaşı Kraliçesi” olarak planlanmıştı ancak son anda isim değişikliğine gidildi. “Aşk ve Gözyaşı” hem dram hem aşk hem de entrikanın iç içe geçtiği, temposu yüksek bir hikâyeyi ekrana taşıyacak.
Kamera çoktan dönmeye başladı, sahneler çekilmeye devam ediyor. Seyirciyi ağlatacak sahneler kadar, gülümsetecek anlar da olacak. Ancak asıl ilgi çekici nokta, bu dizinin Türk televizyon tarihinin en yüksek bütçeli yapımlarından biri olması.
Hande Erçel ve Barış Arduç bölüm başına ne kadar kazanacak?
Kulislere yansıyan bilgilere göre Hande Erçel ve Barış Arduç’un her biri bölüm başına 3,5 milyon TL alacak. Yani sadece başrol oyuncularının maliyeti 7 milyon TL. Dizinin toplam bölüm maliyeti ise 20 milyon TL’ye kadar çıkacak. Bu dev bütçenin karşılanabilmesi için reyting oranlarının en az 7 olması gerekiyor.
Bu büyük riskin kazananı kim olacak?
Televizyon dünyasında bilinir ki, yüksek bütçe her zaman başarıyı garantilemez. İzleyici sadece hikâyeye değil, başroller arasındaki kimyaya da bakar. Hande Erçel’in parlayan enerjisi ile Barış Arduç’un karizması birleştiğinde ortaya çıkan sinerji, ekran başındaki izleyiciyi adeta mıknatıs gibi çeker. Yapımcıların bu projeye olan güveninin ardında da tam olarak bu uyum yatıyor.
Prime time tahtı sarsılacak mı?
“Aşk ve Gözyaşı”, Türk televizyonunun prime time kuşağında yer alacak. Bu nedenle karşısına çıkacak rakip diziler, yarışın ne kadar çetin olacağını gösterecek. Eğer izleyici beklenilen ilgiyi gösterirse, dizi sadece sezonun değil, son yılların en çok konuşulan yapımı olabilir. Aksi durumda ise bu proje, Türk televizyon tarihinin “yüksek maliyetli ama kısa ömürlü” yapımları arasında yerini alabilir.
Queen of Tears uyarlaması nasıl bir etki yaratacak?
Orijinal Kore dizisi, hem romantik sahneleri hem de derin dram unsurları ile büyük ilgi görmüştü. Türkiye uyarlamasında da benzer bir duygusal yoğunluk hedefleniyor. Ancak yerli yapım, Türk izleyicisinin kültürel beklentilerine göre yeniden kurgulandığı için hikâye daha tanıdık ve etkileyici gelebilir.
News
